+(90)5382762199
·
info@emreozturk.av.tr
·
Pzt - Cum 09:00-18:00
Avukata Sor

KAMULAŞTIRMA DAVALARI EMSAL KARARLAR

KAMULAŞTIRMA DAVALARI EMSAL KARARLAR

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU 2009/5-267 E. 2009/309 K. 01.07.2009 tarihli ilamındaEmsalin ve dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas değerlerinin birbirine oranı ile bilirkişi raporlarında emsal karşılaştırılması sonucu değerlendirilmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı ise mahkemece bu farklılık ve çelişki bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak mutlaka giderilmelidir.” şeklinde hüküm altına alınmıştır.

YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ 2014/12195 E. 2014/21290 K.Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmaz ile somut emsal olarak alınan taşınmazların Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin karşılaştırılmasında; emsal alınan 374 ada 74 parselin dava konusu taşınmazla aynı değerde, emsal 149 ada 57 parselin ise dava konusu taşınmazdan 1,57 kat daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen, bilirkişi kurulunca emsal olarak alınan 374 ada 74 parsel sayılı taşınmazın dava konusu taşınmazdan 5,1 kat, 149 ada 57 parselin ise 5,9 kat daha değerli olduğu kabul edilerek emsallerin vergi değerlerine göre yüksek oranda değerli olduğu kabul edilerek bedel belirlendiğinden rapor inandırıcı değildir.“şeklinde hüküm kurulmuştur.

TRABZON  BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ 03.02.2021 tarihli 2020/1309 E. 2021/85  K. sayılı  kararında ; ”Dava konusu taşınmazların değerlendirme tarihi itibariyle arsa m2 Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas m2 birim fiyatı 1.504,65 TL. olarak bildirildiği halde, yapılan bilirkişi incelemesi sonucu taşınmaza vergi değerinden daha düşük değer biçilmesi nedeniyle de bilirkişi kurulu raporunun hüküm kurmaya yeterli ve inandırıcı olmaması

TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ 16.12.2020 tarihli 2020/1116 E. ve 2020/1173 K sayılı karar sayılı kaldırma ilamında “Arta kalan kısımda imar kısıtlılığı oluştuğundan ve o kısmın da kamulaştırılması gerektiğinden bahisle o kısım için belirlenen bedele de hükmedilmesine rağmen fen bilirkişi raporunda C harfi ile gösterilen kısmın tesciline karar verilmemiş olması doğru değildir……………..dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın arasındaki mesafeyi ve merkezi noktalara uzaklıkları açık şekilde gösteren bir ek rapor alınması gerektiği ” şeklinde hüküm kurulmuştur.

YARGITAY 5.HUKUK DAİRESİ E. 2011/7489 K. 2011/16045 ve 12.10.2011 tarihli kararında “Özet: Acele el koyma kararından sonra, davalı idarenin tespit ve tescil davası açması için gereken makul sürenin geçmesine rağmen davanın açılmadığı, ihtilafın kamulaştırmasız el atma olarak değerlendirilerek, işin esasına girilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, red kararı verilmesi, doğru görülmemiştir.”

YARGITAY 5.HUKUK DAİRESİ E. 2008/7975 K. 2008/10058 ve 17.07.2008 tarihli kararında Özet:Acele kamulaştırma nedeniyle verilen el koyma kararları, hukuk tekniği itibariyle, değer tespiti mahiyetindedir. Fındıklık niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma bedelinin gelir metoduna göre tespiti gerekir. ( 2942 s. Kamulaştırma K. m. 11, 27 )

Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırılan taşınmaz bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir. Mahkemece Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca yapılan değerlendirme esas alınarak bedele hükmedilmiş, karar davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Yasanın 4650 sayılı Yasa ile değişik 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırma nedeniyle verilen el koyma kararları taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözümleyen nihai bir karar niteliğinde olmayıp, hukuk tekniği itibariyle değer tespiti mahiyetindedir. Mahkemece oluşturulacak bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak fındıklık niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma bedelinin gelir metoduna göre tespiti suretiyle değerinin biçilmesi gerekirken, acele el koyma dosyasında belirlenen verilerle yetinilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 17.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.”

Related Posts

Leave a Reply

Sohbet
Nasıl Yardımcı Olabiliriz?
Merhaba EMRE ÖZTÜRK Avukatlık Arabuluculuk Bürosuna Hoş Geldiniz Sizlere Nasıl Yardımcı Olabiliriz?