+(90)5382762199
·
info@emreozturk.av.tr
·
Pzt - Cum 09:00-18:00
Avukata Sor

Boşanma Davası Emsal Yargıtay Kararı

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E.2020/3210 K.2020/5405 Karar Tarihi: 04.11.2020

“İlk derece mahkemesince taraflarca karşılıklı olarak açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı kadının ağır kusurlu, davacı-davalı erkeğin ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki davanın kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda tarafların istinaf talepleri ayrı ayrı reddedilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı-davalı erkeğin bağımsız konut temin etmediği, kadının ailesiyle görüşmesini istemediği, kadına ihtiyaçları için yeterli para bırakmadığı için kadının ailesinden yardım istemek zorunda kaldığı ve kadına fiziksel şiddet uyguladığı, davalı-davacı kadının ise, sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Tarafların kusurlu davranışları dikkate alındığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir. İlk Derece Mahkemesince yanılgılı değerlendirme sonucu davacı-davalı erkeğin az, davalı-davacı kadının ağır kusurlu olduğunun kabulü doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

 Yukarıda bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda taraflar eşit kusurludur. Eşit kusurlu eş yararına manevi tazminata (TMK m. 174/2) hükmedilemez. O halde erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

 Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu, davalı-davacı kadının her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılmaktadır. O halde, davalı-davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir.

Leave a Reply

Sohbet
Nasıl Yardımcı Olabiliriz?
Merhaba EMRE ÖZTÜRK Avukatlık Arabuluculuk Bürosuna Hoş Geldiniz Sizlere Nasıl Yardımcı Olabiliriz?