+(90)5382762199
·
info@emreozturk.av.tr
·
Pzt - Cum 09:00-18:00
Avukata Sor

 

Anlaşmalı Boşanma Davası

 

Anlaşmalı boşanma Türk Medeni Kanunu 166/3 maddesinde “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.” şeklinde düzenlenmiştir.

 

Buna göre evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını düşünen taraflar,  evlenme tarihinin üzerinden 1 yıl geçmiş olması şartıyla anlaşmalı boşanma yolu ile boşanabilmektedir.

 

Anlaşmalı boşanma davasının en önemli unsuru anlaşmalı boşanma protokolüdür. Bu protokolde boşanma davasının fer’ileri niteliğinde olan çocuğun velayeti, nafaka, maddi ve manevi tazminat, mal rejiminin tasfiyesi, çocuk ile kişisel ilişki, eşya alacağı vb. her türlü konuda taraflar anlaşmış olmalıdır. Aile mahkemesi hâkimi, tarafların hazırladığı anlaşmalı boşanma protokolünü esas alarak boşanma kararı verir. Bu nedenle anlaşma protokolün hukuka uygun düzenlenmesi gerekmektedir. Aksi halde boşanma davası reddedilebilir.

Taraflar boşanma protokolünü ve boşanma iradelerini hâkim önünde bizzat hazır bulunarak tekrar etmelidirler aksi halde hâkim boşanmaya karar vermez. Anlaşmalı boşanma kararı kesinleşinceye kadar taraflar boşanmadan vazgeçebilecektir.

Anlaşmalı boşanmak isteyen taraflar, boşanma kararının sağlıklı bir şekilde alınabilmesi, hak kayıplarının önlenmesi ve sürecin hızlanmasını sağlamak adına hukuki destek almaları önem arz etmektedir.

 

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ  Karar Tarihi: 19.10.2021 E. 2021/8338 K. 2021/7386 sayılı kararında

 

Bölge adliye mahkemesince bozma ilamına uyularak tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi uyarınca boşanmalarına hükmedilmiş, anılan hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır.

 

Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davalının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının “Çekişmeli boşanma” (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir.

 

Bölge adliye mahkemesince dosya kapsamında toplanan tüm deliller değerlendirilerek davanın kaldığı yerden çekişmeli boşanma davası olarak devam edilerek ve gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde hüküm kurmuştur.

Previous PostNext Post

Leave a Reply

Sohbet
Nasıl Yardımcı Olabiliriz?
Merhaba EMRE ÖZTÜRK Avukatlık Arabuluculuk Bürosuna Hoş Geldiniz Sizlere Nasıl Yardımcı Olabiliriz?